Turizm ve Tanıtma Bakanlığı Ankara’da geleneksel tiyatromuzun temeli olan Karagöz’ü yeniden yaymak, yaşatmak amacını güden bir yarışma açtı cevaplar geldi. Bunun üzerine yarışma, 25-26 Mart tarihlerinde yapıldı.Ön jüri üyelerinin aldıkları karar ile sanatçıların tercih edecekleri üç oyun içinden birer tanesi seçildi. Sanatçılara oynayacakları oyun duyuruldu.
Metin And, Ahmet Derin, Selçuk Milar, Nail Tan, Sedat Veyis Örnek, Asuman Korad ve Mustafa Mutlu’dan oluşan jüri oynatış, tasvir, müzik, efekt gibi özellikleri dikkate aldı.
Yarışmacılar birbirinden güzel oyunlar sundular.
25 Mart Perşembe:
1)Erhan Ergüler — “Karagöz’ün yalancılığı”
2)Tuncay Tanboğa — “Mandıra Safası”
3)Talat Dumanlı — “Mahçup”
4)Reşit Saygın — “Anadolu köy düğünü”
5)Mustafa Hücran — “Senede bir yalan”
26 Mart Cuma
1 )Mehmet Tek — “Karagöz’ün Makariosla kavgası”
2) İbrahim Pirinç — “Talihsiz baba”
3) Nevzat Açıkgöz — “Gülme komşuna gelir başına”
4) Aram Çerçi — “Ters evlenme”
5) Tacettin Diker — “Salıncak”
6) Orhan Kurt — “Kayık”
7) Metin Özlen — “Balıkçılar”
Daha sonra jüri, yarışmacılardan 1., 2., ve 3. olan sanatçıları ilan etti:
Birinciliği, Metin Özlen — “Balıkçılar” oyunu ile (İstanbul)
İkinciliği, Tuncay Tanboğa — “Mandıra safası” oyunu ile (Ankara)
Üçüncülüğü, Nevzat Açıkgöz — “Gülme komşuna gelir başına” oyunu ile (İstanbul) aldı.
Ayrıca Gaziantep’ten “Anadolu köy düğünü” oyunu ile yarışmaya katılan Reşit Saydam da jüri özel ödülünü almaya layık görüldü.
29 Mart Pazartesi günü yapılan bir törenle, Turizm ve Tanıtma Bakanı Lütfi Tokoğlu yarışmada derece alan sanatçıları tebrik ederek ödüllerini verdi.
Bunun üzerine, “Balıkçılar” oyunuyla birinciliği alan Karagöz sanatçısı Metin Özlen ile kısa bir sohbet yaptık. Bu konuşmayı aşağıya alıyoruz:
Bize kendinizi tanıtırmısınız?
-1940 senesinde İstanbul’da Kanlıca’da doğdum. Evli ve iki çocuk babasıyım. Serbest olarak ressamlığın yanı sıra tasvir yapımı ile uğraşıyorum.
Bu sanata karşı ilginiz ne zaman başladı?
-Karagöz’e ilgim daha 3-4 yaşlarındayken dedemin kucağında dinlediğim bu oyunların muhavereleri ile başladı. Bu sevgi ve alâka bütün tahsil hayatım boyunca devam etmiştir. Henüz 12 yaşında iken, yağa batırılmış kartonlar üzerine tasvirler yapmaya başladım.Bu merak beni 16 yaşında iken deve derisinden tasvir yapmaya zorlamıştır. O yaştan bu zamana kadar gittikçe gelişen bir hızla tasvir yapma ve Karagöz oynatma işine devam etmekteyim.
Karagöz tasviri yapma ve oynatma işinde kimlerden etkilendiniz?
-Karagöz oynatma hususunda daima merhum Hayâlî Küçük Ali’yi örnek aldım.Tasvir yapma hususunda ise, zamanının en iyi üstadlarından merhum Binbaşı Nazif Bey ile akrabam olan merhum Memduh beyin tiplerini benimsedim.
Karagöz tasvirleri yapımında kendinize ait özellikleriniz var mı?
-Bugün orijinal ifadeleri bozmamaya gayret ederek, kendime ait oyna ve kök boyalarla Türk motifleri işlemekteyim. Eski tip tasvirlerde ise asıllarına uygun tipleri deve derisinden nevregan ile keserek kök boya ile boyuyorum. Ayrıca dekoratif süs olarak turistler tarafından en çok aranılan 18-29 cm boyunda ince işçilikli tasvirler de yapıyorum.
Oyun dağarcığınız ne kadardır?
-Rahatlıkla 20-25 oyun oynatabileceğimi söyleyebilirim.
Metin Özlen’e son olarak bir soru yönelttik:
Karagöz konusunda neler düşünüyorsunuz?
-Turizm ve Tanıtma bakanlığının yaptığı bu yarışma bizleri gerçekten alevlendirdi. Unutulmaya yüz tutmuş bu sanatın yeniden dirilmesine sebep olacak yarışma ve ilgi, biz sanatçılara bir hız ve sevinç verdi. Bu ilgi, bizleri gerek yurt dışında ve gerekse yurt içinde Karagöz’ü en iyi bir biçimde temsil etme çabası içine sokacaktır.
Ropörtajı yapan: Mustafa Mutlu Türk Folklor Araştırmaları Dergisi No:332 Mayıs 1976